22 Kasım 2009 Pazar

Teknik Köstek...22.11.2009

Karşıyaka Spor Kulübünde Kasım ayının başından itibaren yaşanan gelişmelere anlık tepki vererek bir yazı yazmak istemedim. Forumlarda, taraftar sitelerinde hatta ülke basınına yansıyan yazılar yeteri kadar ilgi çekti, taraftarlar gelişmelere tepkilerini son derece medeni şekilde kendine yakışan şekilde dile getirdiler.

Reha Kapsal’ın teknik direktörlüğüne son verilmesi uygulanış olarak aslında Türkiye standartlarındaydı. Bu ülkede sistem bu şekilde işliyor ne yazık ki, medeni ülkelerdeki yol ayırımlarında bile çok daha beterleri ile karşılaşabiliyoruz.

Hepimiz Reha Kapsal’ın kaliteli bir teknik direktör ve Karşıyaka için şans olduğu konusunda hemfikirdik, benim fikrim sonraki dönemde kazanılmış iki maç ile değişmiş değil. Ama gelişen olaylar kopma noktasını önceden hazırlamıştı. Hatta Buca maçı sonrası sonuç ne olursa olsun teknik direktör değişikliğinin değerlendirilmesi gerekliliğini Ksklist grubunda önceden yazmıştım, yönetim benden hızlı davranıp Buca maçının sonucunu beklemeden operasyonu gerçekleştirdi. Bu hızlı operasyon belki de kazanılan üç artı puan olarak sezon sonuna yansıyacak. Aslında Reha Kapsal’ın görev süresi Kasım ayına kadar fiilen devam etmiş olsa da Play-off finalindeki Kasımpaşa maçında ruhen sonlanmıştı.

Kaliteli her teknik direktörün her takımda başarılı olacak veya uyum sağlayacak diye kurallar yok. Reha Kapsal’ın takip ettiğim iki canlı yayınında çalıştığı kurumdaki kurumsal problemlerden ve yetersizliklerden bahsetmesi aslında açığa vurulan serzenişlerdi. Yani motivasyon Kasımpaşa maçında bitmişti. Ne amaçlanmıştı ? Kadroyu koruyup üzerine ufak değişikliklerle takviye yapılacaktı, tam tersi oldu bir kaç futbolcu dışında tamamen takım yenilendi.

Profesyonel sektörde işten ayrılan bir yöneticinin aynı kuruma tekrar dönmesi hemen hemen imkansızdır, futbolda ise tamamen farklı oluşan kültür aynı kişinin üç beş kere bile aynı kulüpte çalışmasına imkan sağlıyor. O yüzden ileride neler olur kimler gelir gider kimse bilemez. Reha Kapsal’a her ne olursa olsun yaşattıkları ve kurumsallaşma için verdiği emekleri için teşekkür ederiz.

Kulübümüzde asıl sorgulanacak olan teknik direktörlerin gelip gitmesi değil bir ekol oluşturup oluşturamadığımızdır. Yoksa bu sene motive olup arka arkaya maç kazanarak potaya girmek bize süper lig umutları dışında bir ışık vermez. Biz artık gelen teknik direktörden yalnızca günü kurtarmak için uygulamalar değil kalıcı altyapıya yönelik, kurumsallaşmaya yönelik hamleler de bekliyoruz. Çok uzağa gitmeye de gerek yok, basketboldaki başarılarımızı ve yarattığımız ekolü incelerse kendisine temel taşları gösterecektir.

Yönetiminde artık çağa ayak uydurup kulübün altyapısını günümüze uydurması gerekmektedir. Banka kartlarından , Gsm şebekelerinden , benzinliklerden gelir sağlamayı falan geçtim, şu kulubün üye listesini gözden geçirin. Üyeler internet üzerinden bilgilerini güncellesinler, aidatlarını yatırsınlar , borçlarını görsünler. Üzerinden günler geçmiş hala resmi internet sitesinde teknik heyetin başında Reha Kapsal var ! El insaf. Karşıyakalılar teknolojik insanlardır, mutlaka bu işe el atacak kişiler çıkacaktır. Hadi çıkmadı diyelim makul bir ücret ile istediğinizi yapacak profesyonel yazılım firmaları var. Hadi artık geri kalmayalım şu çağda. Geçen hafta kafsinkaf.org yalnızca bir gün 3-4 saat haber yenileyemedi millet eleştiri yağmuruna tuttu. Konuştuğumuz 97 yıllık Karşıyaka Spor Kulübünün dünyaya açılan kapısı...

Teknik kadronun uzun vadede kurumsallaşma, altyapı konularında atılım yapmasını beklerken yapılabilecek çok basit bir hatanın bir takımın itibarını nasıl sarstığını da bugün en çarpıcı haliyle gördük. Daha önce Karşıyaka Basketbol koçluğuda yapmış Okan Çevik’in verdiği yanlış karar ve sahtekarlığa varan davranış bulunduğu kulübe kendisine verdiği zarardan çok daha fazla zarar vermiştir. Açıkçası ben bu tür bir durum ile karşılaşan takımın taraftarı olmaktansa amatör kümede mücade etmeye razıyım. Galatasaray Kulübünün kendi içinden yetişen Okan Çevik muhtemelen bundan sonra asıl mesleği olan Diş Hekimliğine geri dönecektir ama bu lekeyi üzerinde ilelebet taşıyacak olan Galatasaray o kadar kolay bu durumdan kurtulamayacaktır.

Kamuoyu verilen cezaların normal hatta ağır olduğunu düşünsede, olması gereken ceza küme düşürülüp düşürüldüğü ligde eksi puanla başlatılmaktı. Ama psikolojik olarak kamuoyunu etkileyip bu konuyu da nispeten hafif cezalar ile geçiştirdiler. Acaba Ülker takımları dışında bir takım bu sahtekarlığa başvursaydı ne olurdu ?

Bu yazıda gelinen ana sonuç Karşıyaka Spor Kulübünde çalışacak teknik kadronun ve yönetimin etik değerlerden uzaklaşmadan kulübün şanlı armasını ve tarihini zedelemeden bayrağını taşıması ve bayrağı zamanı gelince onurlu şekilde devretmesidir. Daha gelir gelmez başlayan eleştiri yağmuru ile Ümit Turmuş’a yüklenmeyi şu an devam ettirmek faydalı olmayacaktır. Bekleyelim nasıl olsa eleştirecek çok fazla zamanımız olacak. Ama ileride yapılacak eleştirilerde günlük eleştirilerin dışına çıkıp bütünü görebilen eleştiriler kesinlikle ön planda olmalıdır.

www.murattarman.com

Hiç yorum yok: