19 Kasım 2009 Perşembe

Haydi Maça...31.08.2009

Karşıyakalı futbolcular ile taraftarlar sezonun üçüncü haftasında sonunda bir lig maçında birbirlerine kavuşacaklar. Bu kavuşma beklenmeyen bir şekilde İstanbul’da İnönü Stadında olacak...

Hafızamı zorladım, notlarımı karıştırdım İnönü stadında Karşıyakayı en son 1993 yılı Ekim ayında izlemişim. O yıl İnönü Stadı bir çok müzik grubuna ve dünya çapında yıldızlara da ev sahipliği yapmıştı. Michael Jackson, Metallica, Guns And Roses, Bon Jovi ve Scorpions. Hiçbirini kaçırmamıştım, 24 tane kutu kola alana bilet bedavaydı. Son derece hareketli günlerdi. Evde Beşiktaşta olunca yol problemi de olmuyordu.

İnönüdeki Beşiktaş maçını 2-0 kaybetmiştik. Sezonun ilk devresini 10. sırada bitirmiş olsakta sezon sonunda 15. olup küme düşmüştük. Yeri gelmişken bir anımı da anlatayım. O sene bizle beraber Sarıyer de ligde sonuncu olup küme düşmüştü. Genelde İstanbuldaki Sarıyer maçlarında para, taş atmalar, küfürleşmeler çok fazlaydı. Sarıyer Stadından çıkış güzelgahında tek yol olduğundan deplasman takımları taşlara ve darbelere çok açıktı. Bindiğimiz belediye otobüsünün Sarıyer çıkışında minübüsler ile önü kesildi. Biz otobüsün içinde dışarıdan atılan kaldırım taşlarına maruz kaldık. Adamlar küçük taşlarla yetinmeyip, yolun kenarındaki kaldırım taşlarını söküp onları otobüse fırlatıyorlardı. Düşünsenize bir taş en az 5 Kg. Şöföre kapıları açma devam et desekte dinlemedi. Önce otobüsün kapılarını tutmaya, açtırmamaya çalıştık, kapılar açılınca hepimiz otobüsün tutunma yerlerinde ninja tarzı uçuşlarla ve tekmelerle kendimizi savunduk. Olan bizim sözümüzü dinlemeyip kapıları açan ve duran şöföre oldu. Otobüsün tüm camları kırılmış, neredeyse pert olmuştu. Biz bir yolunu bulup oradan sıyrıldık...

1994-1995 sezonu Karşıyaka yine Süper Lige döndü. Bu zaten son dönüşümüzdü. Çıktığımız sezon lig sonuncusu olup lige veda etmiştik. O yıl ben askerlik yüzünden İnönü Stadında oynanan Beşiktaş maçına gidememiştim.. Özetle İnönü Stadında Karşıyakayı izlemeyeli benim için tam 16 sene olmuş !
Hala İnönü stadında Karşıyaka karşısında izlediğim Gordon Milne’nin asker arkadaşları diye takıldıkları Walsh, Wilson gözlerimin önünde...

Kitapları karıştırırken elime çok değişik bir istatistik geçti. Biraz eski bir bilgi ama 1980 yılında İstanbulda yaşayanların doğdukları şehirleri incelemişler. İzmirde doğanlar 28,795 kişi. Tabi bu sayı tüm İzmir’i kapsıyor, Karşıyakayı içinden ayırmak mümkün değil. Giresunda doğanlar Sivas ve Kastamonuda doğanların arkasından üçüncü sırada geliyor. Toplam 134,903 kişi...
Giresun taraftar sitelerini incelediğimde İnönü’de çok ciddi taraftar olacağından bahsediyorlar. Gerçi bu haftaki Karabük mağlubiyetinden sonra acaba yine içlerindeki üç İstanbul takımı duyguları kabarır mı diye düşünmeden edemiyorum. Biz Ankara Play-off maçlarında Bolu taraftarını da gördük. İstanbuldan Ankaraya gidene kadar neredeyse solladığımız her araba Bolu bayraklarıyla süslenmişti. Tribünde sayının değil , niteliğin ne kadar önemli olduğu bu maçta herkes görmüştü.

Sezonun takımımızı izleme fırsatı bulduğumuz ilk maçına gitmek bence çok eğlenceli olacak. Hele kazanılmış bir Samsun maçı sonrası daha da keyifli. Çünkü sonraki hafta Altay maçı seyircisiz, sonra Gaziantep gibi uzak bir deplasman var ve yine seyircisiz Erciyes maçı takip ediyor. Ayrıca İnönü Stadının dünyanın seçilmiş en güzel stadlarından biri olduğunu da unutmamak lazım. Boğazdan gelen tatlı esinti altında sahada oynanan güzel futbol ve Karşıyakanın atacağı goller insanı kendinden geçirebilir...

Hiç yorum yok: